Warning: Use of undefined constant full - assumed 'full' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/yenirady/yakuptutum.com.tr/arsiv/wp-content/themes/iyi tema/header.php on line 147


  • İdeali Olan İnsanlar İddialı Olmalıdır
    İdeali Olan İnsanlar İddialı Olmalıdır
  • Aydil Erol: “Dostların Hasını Gördüm”
    Aydil Erol: “Dostların Hasını Gördüm”
  • İstanbul’un En Büyük Kütüphanesi Rami’de Açılıyor
    İstanbul’un En Büyük Kütüphanesi Rami’de Açılıyor
  • Nâzım Tektaş ile Mülakat
    Nâzım Tektaş ile Mülakat
  • Muaz Ergü’nün Mehmet Nuri Yardım ile Mülakatı
    Muaz Ergü’nün Mehmet Nuri Yardım ile Mülakatı
  • Ahmet Efe: “Sanatta Asıl olan İnançtır”
    Ahmet Efe: “Sanatta Asıl olan İnançtır”
  • Hüseyin Kutlu: “Yazı Sanatımıza Ciddi Bir Alaka Var”
    Hüseyin Kutlu: “Yazı Sanatımıza Ciddi Bir Alaka Var”
  • İttihadı İslam, Meşveretle Olacaktır
    İttihadı İslam, Meşveretle Olacaktır
  • İhsan Kurt ile Mülakat  
    İhsan Kurt ile Mülakat  
  • Muzaffer Deligöz ile Mülakat (1)
    Muzaffer Deligöz ile Mülakat (1)

YAZARLARIMIZ

Hülya Günay

Warning: Use of undefined constant first_name - assumed 'first_name' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/yenirady/yakuptutum.com.tr/arsiv/wp-content/themes/iyi tema/yazarlar_single.php on line 41
Hülya
Warning: Use of undefined constant last_name - assumed 'last_name' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/yenirady/yakuptutum.com.tr/arsiv/wp-content/themes/iyi tema/yazarlar_single.php on line 41
Günay
Eklenme Tarihi: 17 Ekim 2022, Pazartesi 17:44 - Son Güncelleme: 17 Ekim 2022 Pazartesi, 17:44
Font1 Font2 Font3 Font4
Hoş Geldin Gözlük


 

Gün batımını yaşamak, doğada olduğu kadar evde de muhteşemdir. Mevsim sonbaharsa, yapraklar dans edip, rüzgâr bulutları toplayıp yağmura hazırlık yapıyorsa, sade kahven, inceden bir müzik de varsa oh be dersin… Günü hayırla bitirmemizi lütfeden Rabbimize şükürler olsun.

 

Eskiler kör ışık demişler ya, bu atmosfer içinde kör ışıkta okuyup yazmaya çalışmak gözlerimi yormuş olmalı. Ama edebiyatın malzemesi de hayatın içinde değil mi? Perdeler kapanınca hayatla, doğayla, gökyüzü ile İstanbul ile bağlantım kopmuş hissine kapılıyorum, bazen de hüzün veriyor.

 

Akşamüzeri güneş veda ederken, bulutlar köpük köpük şekilden şekle bürünürken, bazen romantik pembe bir fona dönüşürken gökyüzü bana gözlerimi kısarak yazmak aşkı gelir. Ta ki anneciğim gelip de perdeleri kapatana dek. Perde kapanır, sahne biter hissi yaşadığımı biliyor olmalı ki zaman zaman da ne haliniz varsa görün der gibi kör ışıkla beni baş başa bırakır.

 

Gelinen noktada etken midir bilmem lakin gözlük kullanma ihtiyacı hâsıl oldu.  Havuç, kolajen, omega üçler filan imdadıma yetişemedi belki de süreci uzatmaya katkı sağladı. Çocukken ne meraklıydık gözlük takmaya. Kırklı yaşlara gelince yaş alma paniği mi oluyor, olgunluk mudur değişik bir duygu gözlük kullanacak olmak.

 

Bir mağazaya girip yakın gözlüğü ihtiyacım olduğunu söyledim. Görevli beyefendi standı gösterdi hani yakın gözlüğü al işte bir tane der gibi arkasını dönüp gitti. İlk defa gözlük çerçevesi seçecek birisi için ne zor karardı. Estetik kaygısı taşıyorsan da katmerli zorluk… Gözleri ışıl ışıl parlayan bir hanımefendi yaklaştı ve imdadıma yetişti. İki çerçeve seçtim ama karar vermek ne zor dedim. Kolejli kız çocuğu gibi olmak istemiyorum, nine gibi olmak da istemiyorum. Görevli hanımefendi gülümsedi öyle şartlanmayın, hiç öyle değil dedikten sonra seçtiğim çerçeveleri birlikte onayladık.

 

Gözlük kullanmaya başlayıp, tarihini merek etmemek mümkün mü? 8. yüzyılda Mısır hiyerogliflerinde elde edilen bulgulara göre ‘’basit cam merceklerden’’ söz edilir. Görme bozukluğunu giderme amaçlı gözlükler 12. Yüzyıl sonları ve 13. Yüzyıl başında cam endüstrisi gelişmiş olan Venedik’te kullanılmış, bugünkü kullanım şekline en yakın halinin İngiliz bilim insanı Roger Bacon tarafından yapıldığı bilinmektedir.

 

İlk gözlük 1280’de Armati adında bir İtalyan fizikçi tarafından icat edilir. Cisimleri büyüterek kolayca görülmelerini sağlayan bir çift dışbükey mercekten ibarettir. 1727’de ilk olarak kulak kancalı gözlük çerçevesini Edward Scarlett yapar. İlk gözlükçü dükkânı, Francis Mc Allister tarafından Philadelphia’da 1783 yılında açılır.

 

Kalem, kitap, kahve, defter temel ihtiyaçlarına gözlük de eklenmiş oldu. Her nesnenin bir enerjisi vardır. Ve eşyaya sadakate inananlardanım.  Bu noktadan çıkışla da bir çerçeve deyip geçmek mümkün değil. Ömür yettiğince kaç yıl yoldaşlık edecek kim bilir?  Hoş geldiniz hayatıma havalı gözlüklerim. Alışırım değil mi ne dersiniz?


» YAZARIN DİĞER YAZILARI


Hoş Geldin Gözlük Yazısına 1 Yorum Yapıldı

BU YAZIYLA İLGİLİ YORUM YAZIN